Gündem

Kocaeli Haber Dünyasında Buluşalım

Kocaeli Haber Dünyası’ndaki ilk köşe yazımda nacizane, siz değerli okuyucularıma Kocaelimizden bahsetmek istiyorum. Fakat “Kocaeli’nin Büyükşehir/Belediye Başkanları Kimdir?”, “Kocaelinin En Meşhur Yemekleri Hangisidir?” gibi Google aracılığıyla rahatlıkla bulunabilecek bilgilerden ziyade, büyüklerimizden edindiğimiz bilgileri harmanlayarak, Kocaeli’yi siz değerli okuyucularıma bir nebze de olsa yaşatmak istiyorum…

KOCAELİ (İZMİT)

Ülkemizde çeşitli bölgelerde yaşayan vatandaşlarımızın maddi anlamda yaşadıkları zorluklara merhem olabileceğini düşündükleri fabrikalar, organize sanayi gibi çeşitli istihdam alanlarının olması sebebiyle Kocaeli, çoğunlukla daha iyi bir yaşantının hayal edildiği bir yerleşim alanı olmuştur. Kocaeli’de; Türkü de vardır, Kürtü de.Çerkezi de vardır, Lazı da.İstanbul kadar olmasa bile medeniyetler şehridir, Kocaeli. Bizans İmparatorluğu’ndan, Osmanlı İmparatorluğu’na ve Âziz Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile günümüze değin medeniyet ve kültür sentezinin beşiği olmuştur, Kocaeli…

Eskiden, çok değil takribi 40 sene evvel Kocaeli’nin sokaklarında faytonlar dolaşırmış. Şimdiki gibi egzoz dumanları altında değilmiş yani bu şehrin sokakları. Mehmet Ali Paşa Mahallesinde Aşıklar Çeşmesi varmış mesela, nice aşığın kahkahası ile feryatına şahitlik eden! Umuttepe diye adlandırdığımız bölgede eşekler, insanlardan çok daha fazlaymış .Hatta sırf bu yüzden “Eşek Meydanı” diye anılırmış, şimdiki sağlık ve eğitim alanlarında gözde olan Umuttepemiz!

Yahya Kaptan bölgesinde fareler cirit atarmış da tüfeklerin hedefi olurmuşlar. Eskidenmiş tabi hepsi. Şimdi adeta bir masal gibi geliyor belki kulaklarımıza. Fakat eskiden yaşananlarmış bunlar. Eskiden sinemalar da daha farklıymış. Hacı Bahattin Yatağan Sineması gibi nostaljiyi buram buram yaşatan meşhur sinemalar varmış. Şimdiki gibi meşhur bir Avm’nin içine dev ekran koyularak oluşturulmuyormuş, o zamanın sinemaları bile!…

Eskiyen zaman mıydı yoksa fikirler mi? Bilinmez belki. Fakat şu bir gerçek ki, biz ne kadar “Eski” deyip kendi kültürümüze karşı yozlaşırsak, maalesef başka kültürleri medeniyetin mucidi zannedebiliriz. İşte o zaman, dedelerimizin verdiği Kurtuluş Savaşı’nı kültürler arenasında kaybedebiliriz! Çünkü bir toplum, kendisini unutursa, hatırlatması çok zor olabilir…

Sadece eski odaklı bir anlayış da elbette ki sıkıntılıdır. Yeni ile de barışık olmalıyız. Fakat yeni ile olan barışıklığımız; ne bize eskiyi unutturabilmeli, ne de adeta bir kara delik misali içerisine çekebilmeli. Bilakis, eski ve yeni de bize faydalı olduğu derecede değerlidir. Zararlı olan anlayışları, eski de olsa yeni de olsa, adeta ağaç budama işlemi yaparcasına hayatımızdan, zihnimizden, gönlümüzden hülasa medeniyetimizden çıkarmalıyız…

19

Kocaeli’ye Gelince…

20

Kocaeli’de ve ülke genelinde maalesef yaygın bir sorun var. Hemen hemen herkes, sen şucusun, sen bucusun gibi ayrımlar ile ana noktadan ayrılıyorlar. Ana nokta; Kocaeli. Ana nokta; Cennet Vatanımız. Bugün kızdığımız siyasetçileri, dün sandık başında seçen bizdik. Ya da bugün sevdiğimiz siyasetçileri dün sandık başında seçen yine bizdik. Biz yani halk! Herhangi bir partiyi ya da değeri savunabiliriz. Fakat savunduğumuz yer, kahve, cami olmamalı. Dostluklar zedelenmemeli! Şahıslar geçicidir .Bâki olan gök kubbede hoş bir sadâ bırakabilmektir. Gök yıkıldığında dahi o hoş sadâ yıkılmayacaktır! Herkes daha kötü olmak için çeşitli yollarda başarı sağlayabilir. Fakat daha iyi olmak için ne kadar mücadele ediyoruz? Kötülük her zaman var. Fakat iyilik de her zaman var! Ateş var diye su yok mu oldu? Sel var diye ekin toz mu oldu? Kendimizi değiştirelim. Kendimizi geliştirelim. Kendimiz ile birlikte Kocaelimiz’i, Cennet Vatanımız’ı değiştirelim. Fakat bu değişimi gerçekleştirirken, gönül kırarak değil, gönüller yaparak gerçekleştirelim…

21

İlgili Makaleler