Gündem

Alkışlar kızlarımıza ama…

Avrupa Şampiyonu olan Kadın Voleybol Milli takımımızdan bahsetmiştim. Takım sporlarında ilk kez Avrupa Şampiyonu olmamızın gururunu yazmıştım.

Alkışlar kızlarımıza ama…

Sevgili okurlarım bir önceki yazımda Avrupa Şampiyonu olan Kadın Voleybol Milli takımımızdan bahsetmiştim. Takım sporlarında ilk kez Avrupa Şampiyonu olmamızın gururunu yazmıştım.

Kızlarımızın bizi gururlandırdığından, final maçını izlerken adeta boğazımın düğümlendinden adeta nefes almadan maçı izlediğimden, maçın sonundaki törende al bayrağımız göndere çekilip İstiklal Marşımız okunurken ekranda Ebrar’ın gözyaşlarını görünce benim de gözlerimden yaşlar geldiğinden bahsetmiştim.

Ama tüm bunlara rağmen bazı densizlerin, bazı hadsizlerin bu başarıyı hazmedemediklerini dile getirmiş, “Keşke Sırbıstan kazansaydı” diyen jeliboncu eskimiş belediye başkanı ile “Üniversiteler fuhuş yuvası” diyen adının başında profesör unvanı yazan kişileri kınamıştım.

Yazım yayınlandıktan sonra birçok olumlu yorumlar aldım, okurlarımın büyük bir kısmı bana hak verdiklerini yorumlarında belirtmişlerdi. Ama birkaç okurum da yazdıklarıma tamamen katılmalarına rağmen yazımın eksik olduğunu bazı konulara hiç değinmediğimi belirttiler. Haklıydılar. Yazı çok uzadığı için bazı konulara değinemiştim. O nedenle kızlarımızın bu büyük başarısı hakkında bugün ikinci bir yazı yazmamın gerektiğini düşündüm.

Kızlarımızın yurt dışından dönüşlerini televizyondan canlı olarak izledim. Havaalanı terminal binasına giren kızlarımızın kameralardaki görüntülerinde yorgun ama mutlulukları gözlerinden okunuyordu. Tarifeli uçakla gelmişlerdi kızlarımız. Bundan yirmi sene önce Dünya Kupasında üçüncü olan futbol milli takımızı THY özel uçakla aldırdığını hatırladım. Tarifeli ekonomi sınıfındaki koltuklara bacaklarını sağdırmaya çalışan sultanların halini görünce. Cumhuriyetimizin 100. Yılında tarihimizdeki en büyük başarıyı kazanarak tüm Avrupa’ya İstiklal Marşımızı dinleten kızlarımızın bir özel uçakla alınıp getirilmeyi hak ettiklerini düşünüyorum.

Ayrıca havaalanındaki kargaşa da anlaşılır gibi değildi. Bu büyük başarıyı kazanarak kendini Türk hisseden hepimizi gururlandıran kızlarımı havaalanında törenle karşılamamız gerekirdi. Kalabalık itiş kalkış yerine bir platform hazırlayıp karşılama töreni düzenlenmeliydi kızlarımızın yurda dönüşünde.

19

Bir de basına yansıyan prim konusu vardı bu başarının sonunda. Prim yönetmeliğine göre takım sporlarında elde edilen Avrupa Şampiyonluğu nedeniyle her bir sporcuya 150 Cumhuriyet Altını’na karşılık gelen Türk Lirası tutarında para ödülü verilecek. Yani şu andaki fiyatıyla her sporcumuz 1 milyon 665 bin lira prim alacak. Verilen bu primi mukayese etmek için bir küçük araştırma yaptım. Sizlerle paylaşmak istiyorum.  Türkiye Futbol Federasyonu’nu 2022 Dünya Kupası Eleme Grubu’nda Hollanda ve Norveç’i mağlup eden A Milli Takım’a, maç başı 100’er bin Euro şu andaki kur ile 2 milyon 870 bin lira prim verdi. 100 bin Euro’nun prim sistemine göre dağılımı sağlandı. Turnuva falan kazanmış değiller sadece bir maçın galibiyet primi. Final maçının sonunda Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ’ın “Şampiyonluk için ne versek az. Prim olur, başka bir şey olur. Tüm özel isteklerinizi yerine getireceğiz. Salonda işiniz bitti. Şimdi söz sırası sizde” sözlerine karşılık Kaptan Eda “Atatürk’ün sporcu kızları, ülkesi adına kazandıkları başarıyı pazarlık konusu yapmaz. Ne prim ister, ne de başka özel bir şey. 85 milyona yaşattığımız mutluluk bize yeter” şeklinde cevap vermiş. İşte alınlarından öpülecek Atatürk’ün kızları bunlar, kendilerine yakışan cevabı vermiş.

20

Avrupa şampiyonu kızlarımız yurda dönüşlerinde ancak 3 gün dinlenebilmişler, ardından 2024 Paris Olimpiyat Oyunları Elemeleri için Japonya yolculuğuna çıkıyorlar. Kendilerine orada da başarılar diliyorum. Japonya’dan da başarıyla döneceklerine eminim.

21

Son söz: Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic turnuvanın sonunda kendi sporcularını kabul ederek tebrik etmiş, geçen yılın şampiyonu olduklarını hatırlatarak “Çok sayıda altın kazandıktan sonra gümüş kazanmak bir yenilgi değildir” demiş. Elalemin cumhurbaşkanı ikinci olan takımını tebrik ediyor, biz de ülkemizde şampiyon olan kızlarımızı tebrik etmek bir yana neredeyse cezalandırıyoruz.

Dilimize yerleşmiş bir söz de var tam bu olaya uyan. Onu da başlığa aldım. “Hiçbir başarı cezasız kalmaz”.

 

İlgili Makaleler