Allah rahmet eylesin Cüneyt Arkın

Allah rahmet eylesin Cüneyt Arkın

Türk sinemasının çınarı, Yeşilçam’a adım attıktan sonra geçen 40 yılda 400’den fazla filmde rol alan Cüneyt Arkın 85 yaşında hayata gözlerini yumdu.

Cüneyt Arkın benim çocukluğumun, gençliğimin parlayan yıldızıydı. Genç kuşaklar bilmez, bizim gençlik zamanımızda sinemaya gitmek, film izlemek şimdiki zamandan daha önemliydi. Çünkü; şimdiki gibi yüzlerce televizyon kanalı, bilgisayarda sonsuz bilgiye ve eğlenceye ulaşma imkanı yoktu. Tek eğlencemiz sinemaya gidip film izlemekti. Şimdiki neslin bilmediği bir de yazlık sinemalar vardı. Yaz mevsiminde açık havada çekirdek çitleyerek film izlemenin tadına doyum olmazdı.

O nedenle Yeşilçam yıldızları hepimizin kahramanıydı. Hepsini isim isim tanırdık Yeşilçam kahramanlarının. Bunların içinde Cüneyt Arkın’ın ayrı bir yeri vardır benim için.

Asıl adı Dr. Fahrettin Cüreklibatur.

Fahrettin Cüreklibatur Eskişehir Atatürk Lisesi’nden mezun oluyor. Efsane başkan, Anadolu’nun çorak ilini Avrupa’nın hayran olduğu il haline getiren şu andaki Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ile sınıf arkadaşıdır.

Fahrettin Cüreklibatur liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesini kazanıyor. Fakülteyi bitirip doktor olmasına rağmen mesleğini yapmıyor. Bir derginin açtığı yarışmayı kazanarak film çevirmeye başlıyor. Fahrettin Cüreklibatur olan adının film afişlerinde iyi durmayacağını düşünüyor yönetmenler Cüneyt Arkın olarak Türk sinemasına damgasını vuranların en başında geliyor.

Kaç filmini izledim hatırlamıyorum ama filmlerinde hep kahramanı oynadı Cüneyt Arkın. Kara Murat gibi, Köroğlu gibi tarihi dönem filmlerinde de oynadı, günümüzden komedi de oynadı, aksiyon filmlerinde de oynadı, macera filmlerinde de oynadı. Ama hep halkın kahramanıydı Cüneyt Arkın.*

Bir röportajında “Günümüzde oyunculuğun sınırları hâlâ tartışma konusu olabiliyor. Hiç asla oynamam dediğiniz bir rol var mı?” sorusuna şu yanıtı vermiş:

“Genelde ‘Hayır’ demez oyuncu. Bir teklif gelince zaten başlar hayal kurmaya, o kişiyi düşünmeye. Ama mesela Recep İvedik rolünü dünyayı versen oynamazdım. Ya da bir eşcinseli, bir kadını oynamam. Yaptığın işin sana yakışması lazım. Biz Anadolu çocuğuyuz.”

Yine bir röportajında ‘Türk milliyetçi kimliğiyle bilinen Cüneyt Arkın’ ifadesi hakkında, “Tabii ki milliyetçiyim. Nasıl olmam! Benim babam Kurtuluş Savaşı gazisi. Öyle bir babanın oğluyum ben. İstiklal Savaşı gibi bir savaşımız, olmuş. Kahramanlarımız var. Atatürk var ya Atatürk! Onun üzerine insan yok. Dehasının üzerine deha yok. Genel kültürü, siyasi ve askeri dehası… Ecdadımızı bilmeliyiz, tanımalıyız. Sahip çıkmalıyız” diyecek kadar katıksız bir Atatürkçü Cüneyt Arkın.

Akil insanlık teklif edildiğinde “Halkıma akıl vermek benim haddim değil” diyecek kadar tevazu sahibi olan Cüneyt Arkın…

Altın Koza Film Festivali’nde Yılmaz Güney’in filmi ödül kazanmıştı ama siyasi nedenlerle Yılmaz Güney’e verilmedi ödül, Cüneyt Arkın’a verilmesine karar verdi jüri. Cüneyt Arkın reddetti almadı

ödülü. “O ödül Yılmaz’ın hakkıydı. Aklı başında herkes bunu bilirken, o ödül bana yakışır mıydı? Yakışmazdı” diyecek kadar da delikanlı bir adam Cüneyt Arkın.

Hayatının bir döneminde alkol sorunu yaşamış, yaptığı mücadele ve eşinin desteğiyle alkol illetinden yakasını kurtarmış Cüneyt Arkın. Alkolden kurtulduktan sonra gençleri alkolden ve uyuşturucudan uzak tutmak için yurdun neredeyse tamamını dolaşıp konferanslar vermiş.

Özetle oğlunun tanımlamasıyla 100 yıllık Türk sinemasının 50 yılına damgasını vurmuş adam gibi bir adam Cüneyt Arkın.

Başta bahsettiğim gibi çocukluğumda ve ergenlik çağındaki öğrencilik yıllarımda zevkle severek izlerdim Cüneyt Arkın’ı. Dörtnala yan yana koşan bir atın üzerinden diğer atın üzerine atlardı, binaların üzerinden aşağıya atlar, kalenin surlarından atının atlardı.

Evet çocukluğumda sinemalarda zevkle izlediğim Cüneyt Arkın filmlerini yaşım ilerleyip televizyonlarda gördükçe eleştirmeye başladım. Onu değil de, senaryoyu yazanı eleştiriyordum. Yirmi kişinin arasına giriyor, hepsini tekme yumruk mahvediyor, tarihi filmlerinde kılıcını çekti mi Bizans ordusunu yerle bir ediyordu. Bana bunlar saçma ve abartılı geliyordu.

Ama bir süre sonra Cüneyt Arkın filmlerini eleştirmeyi bıraktım ona hak verdim bir daha hayran oldum. Ne zaman mı? Dünya sinemasında Arnold Schwarzenegger çıktı yüzlerce insanın karşısında yaptığı mücadeleyi kazandı, Sylvester Stallone film çevirdi Rambo olarak orduları tek başına mağlup etti, Bruce Lee deseniz ondan geri kalmadı.

Bu yabancı filmleri izledikten sonra yeniden hayran oldum Cüneyt Arkın’a.

Allah rahmet eylesin, ruhun şad olsun Dr. Fahrettin Cüreklibatur.