Gündem

BRICS, Batı dışında bir yönetişimin varlığına örnek

Gedik Üniversitesi ASEAN Araştırmaları Merkezi Müdürü Sibel Karabel, CRI Türk’te Tuğçe Akkaş’ın hazırlayıp sunduğu Dünya Postası’na katıldı. Karabel, Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika gibi ülkelerin liderlerinin bir araya gelmesiyle oluşturulan BRICS Liderler Zirvesi’ni değerlendirdi.

BRICS’in bu yıl Çin’in ev sahipliğinde düzenlendiğini hatırlatan Sibel Karabel, 2009 yılından itibaren zirvelerin formal olarak devam ettiğini etti.

Xi Jinping’den “kapsayıcı ortaklık” vurgusu

Karabel’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“BRICS belirli prensipler üzerine oturmuş bir grup. İç işlerine karışmama, eşitlik, karşılıklı menfaatler gibi ilkeler üzerine oturtuluyor. Ekonomik ve siyasi konularda iş birliğini artırma amaçlanıyor. Çok tipik bir uluslararası örgütlenme yapısı gibi görünüyor. BRICS’in öne çıkan yönü, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 40’ını oluşturuyor. Bu dünya ticaretinin de yüzde 20’lik kısmıdır ve bu ülkelerin küresel ekonomiye katkısı yaklaşık yüzde 50. Bu açıdan bakıldığında ekonomik olarak çok önemli bir yapılanma. Bir yaptırım gücü olduğunu da söyleyebiliriz. IMF’nin belirli reformlar yapması için ön ayak olduklarını söyleyebiliriz. Küresel yönetişim bakımından da Batı dışında bir dünya olduğunu BRICS ülkeleri gösteriyor.

Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, BRICS’in çok taraflı, daha kapsayıcı bir yapı olduğunu söylemiş ve bunun bir kazan-kazan iş birliği olduğunu belirtmişti. Covid-19 ile başlayan bir süreç ve küresel kriz var. Xi Jinping’in söylediği daha kapsayıcı bir ortaklığın olması gerektiği.

Küresel güvenlik inisiyatifi

19

İnsanlığın ortak gelişimi vurgusu çok fazla yapılıyor. Bunun içinde de Xi Jinping’in bahsettiği bu ortak iş birliği vurgusu var. Küresel Güvenlik İnisiyatifi 21 Nisan’da Boao Asya Forumu’nda açıklandı. Özetlemek gerekirse Küresel Güvenlik İnisiyatifi ortak, kapsamlı, iş birliği içeren ve sürdürülebilir bir güvenliği anlatıyor. Bunun ötesinde tüm ülkelerin egemenlik ve toprak bütünlüğüne saygı, iç işlerine karışmama içeriyor. Bu ekonomik güvenliği de içeriyor. Ülkelerin bağımsız tercihlerine saygı duyma da var ve bu da önemli. Bu Küresel Güvenlik İnisiyatifi’nde ülkelerin bağımsız ekonomik güvenliğine saygı da mevcut. Ukrayna krizinde Çin’in duruşunu açıklayan madde de var. Ülkelerin meşru güvenlik çekincelerine saygı. Çin burada dengeli bir tutum sergiledi, her ülkenin endişelerine saygının altını çizdi.

20

“Türkiye’nin üyeliği gündeme gelebilir”

21

Çin ve Hindistan’ın ilişkilerinin tarihsel bağlamını biliyoruz. Küresel düzendeki dengeleri de biliyoruz. Burada Hindistan örneği üzerinden değerlendirirsek, Hindistan Çin’in soğuk savaş mantığı dediği formların içinde. QUAD gibi oluşumları değerlendirebiliriz. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Hint-Pasifik projelerinde önemli bir aktör olarak görünüyor. Bunun dışında BRICS’te de Çin ile birlikte. BRICS’in önemi burada ortaya çıkıyor, BRICS küresel ekonomide daha fazla söz sahibi olmak istiyor. Hindistan, Rusya-Ukrayna hadisesinde ne Rusya’ya yaptırım uyguladı ne de kınadı. BRICS ülkelerinin hiçbiri Rusya’yı doğrudan kınayan ve yaptırım uygulayan ülkeler değil. BRICS’in mantığı iç işlerine karışmama da içerdiği için normatif bir yanı da var. Türkiye’nin de BRICS’e olan ilgisi daha önce dile getirilmişti. Türkiye de Rusya’ya yaptırımlara katılmadı, sadece Birleşmiş Milletler’de (BM) olan yaptırımlar var. Tek taraflı yaptırımlar katılmadı, Çin’e çok benzer bir politika izlediğini söyleyebiliriz. Türkiye’nin üyeliği de olabilir. Türkiye’nin bir yeniden Asya inisiyatifi var. Türkiye’nin ABD ve Avrupa ile menfaatleri ölçüsünde ilişkileri var. Türkiye’nin de üye olabilecek ülkeler içinde adı zikrediliyor. Kesinlik olmamakla birlikte Bangladeş’in de adı söyleniyor, dış politika da bir çeşitlenme olur. Batı ile Doğu arasındaki ülke olan Türkiye için de doğru bir hamle olabilir.”

Kaynak Çin Uluslararası Radyosu
Hibya Haber Ajansı

İlgili Makaleler