Güncel

Devlet çökmez!

Sevgili okurlarım bugün sizleri yıl önceye götüreceğim. 1986 yılından bir haber: Anavatan Partisi tek başına iktidarda.

Devlet çökmez!

Sevgili okurlarım bugün sizleri yıl önceye götüreceğim. 1986 yılından bir haber: Anavatan Partisi tek başına iktidarda. Turgut Özal da devrin kudretli Başbakanı. Türkiye Büyük Millet Meclisindeki boşalan milletvekillikleri için ara seçim yapılacak. Başbakan Özal bütün yurtta mitingler yapıyor.

Başbakan partisinin ileri gelenleriyle birlikte Malatya’ya geliyor. Partinin miting otobüsü Malatya meydanına gelir. Turgut Özal otobüsün üzerine çıkıp konuşacaktır.

Protokol gereği kendisini karşılayan Malatya Valisi Naim Cömertoğlu’na direktif verir: “Gel sen de çık otobüsün üzerine”, Valinin “Efendim ben devletin valisiyim, orada bulunmam uygun kaçmaz” demesi hiçbir işe yaramaz ve vali başbakanla birlikte otobüsün üzerine çıkmak zorunda kalır.

Miting meydanı hıncahınç kalabalık. Otobüsün üzeri daha da kalabalık! Meydandakiler boyu kısa olan Özal’ı aşağıdan bakınca göremezler.

Meydandan otobüse doğru “Çök, çök, çök” sesleri duyulmaya başlar. Otobüsün üzerindekiler çökecek ki, meydandaki partililer başbakanlarını iyice görebilsinler!

Diğer görevliler çömelirler. Başbakan’ın sağ yanındaki Tarım ve Orman Bakanı Hüsnü Doğan ve sol yanında Vali ayaktadır sadece. Özal; “Çök bakalım Hüsnü”,der. Mikrofon açık ve Özal’ın elinde olduğu için meydanda olan herkes duymaktadır. Aynı zamanda Başbakan Özal’ın dayısının oğlu olan Bakan Doğan da çömeliyor.

19

Özal’ın yanında duran Vali Naim Cömertoğlu’na dönerek, elinde mikrofonla umursamazca “Vali bey, sen de çök, çömel şuraya” demesi yine meydandaki binlerce kişi tarafından duyulur.

20

Ancak, Vali Cömertoğlu’ndan gelen ve Malatya meydanına mikrofondan yankılanan ses aynen şöyledir.

21

“Sayın Başbakanım, ben devletin valisiyim. Vali çömelmez, vali çökmez. Vali çökerse devlet çökmüştür. Müsaadenizle ben aşağıya iniyorum” diyerek halkın alkışları arasında aşağıya iner.

“Eee, neden şimdi bizi 37 sene önceye götürüp bu olayı anlattın?” dediğinizi duyar gibiyim sevgili okurlarım. Bu olayın aklıma gelivermesinin nedenine gelince…

Şimdi de günümüzden bir haber:

Kayseri’nin Yahyalı ilçesinde bulunan, belediyenin asfalt tesisine dikkat çeken bir ziyaret gerçekleşti.

Nakşibendi tarikatı şeyhlerinden Ramazan Dinç, Yahyalı Belediyesi’nin asfalt tesisini ziyaret etti.

Belediyeden yapılan paylaşımda “İlçemizin manevi önderlerinden Ali Ramazan Dinç Hoca Efendi yakında açılışı yapılacak olan Asfalt Üretim Tesisini ziyaret ederek tesisin ilçemize, ilimize ve ülkemize hayırlı olması temennisinde bulunarak dua etti” denilmiş.

Ali Ramazan Dinç Hoca Efendiye, Yahyalı Kaymakamı Mehmet Kaya, Belediye Başkanımız Esat Öztürk, belediye meclis üyeleri ve belediye personelleri eşlik ettiği açıklanmış, ayrıca;

Şeyhi ağırlayan kaymakamın ve belediye başkanının ‘hürmet’te kusur etmedikleri özellikle belirtilmiş.

Hoca efendinin ziyaretleri ayrıca fotoğraflarla süslenmiş. Başında takkesi uzun pardesüsüyle hoca efendi önde, kaymakam, belediye başkanı ve meclis üyeleri bir adım gerisinde hepsinin elleri önden bağlanmış, başlar eğilmiş hürmette kusur etmediklerini fotoğrafla ispatlıyorlar. Tesisi gezip denetledikten sonra hocaefendiye ikramlarda bulunulmuş. O yerken ayakta beklememişler masaya yanına oturmuşlar ama eller dizlerinde, hani namazda otururken eller dizlere konur ya aynen o pozisyonda dinliyorlar kendisini.

Bu resimleri görünce nedense bir anda aklıma rahmetli vali Naim Cömertoğlu geliverdi birden. “Vali çökerse devlet çöker” demiş, hem de zamanın kudretli Başbakanı Turgut Özal’a demiş.

Yazımın sonunda ben de Yahyalı Kaymakamına sesleniyorum. “Kaymakam çökerse, devlet çöker” kaymakam bey. Kaymakam hiç ama hiç kimsenin karşısında “elpençe divan durmaz” kaymakam bey diyorum.

Hani bir söz vardır ya seçim meydanlarında da sık sık vurgulayarak, uzatarak kullanılıyor.

“Neredeeeen nereyeeee” deniyor ya aynen öyle. Başbakana “Vali çökmez” diyen valilerden, şeyhin karşısında elpençe divan duran kaymakamlara…

 

İlgili Makaleler