Gündem

Çanakkale Zaferi!

Çanakkale Zaferi!

Sevgili okurlarım bugün 18 Mart. Ülkemizin tarihinde unutulmaz bir zaferin, Çanakkale Zaferinin yıldönümü.

Çanakkale Zaferi; tarihin akışını değiştirmiş, emperyalizmin yenilmez armadasını hüsrana uğratmış eşsiz bir zaferdir.

Çanakkale Deniz Zaferi’nin en önemli yanı, Türk Ulus’unun iki asırdan fazla zaman sürecinde aldığı mağlubiyetler serisinin ezikliğinden kurtularak esaret zincirlerini kırıp attığı bir zaferdir.

19 Şubat 1915 tarihinde Çanakkale Boğazı’nı geçerek İstanbul’u teslim almayı planlayan

İtilaf Devletleri donanması Türk Ulus’unun direnme iradesi karşısında 18 Mart 1915’te ağır bir yenilgiye uğradı. İngiliz, Fransız ve İtalyan donanmalarının güçlü savaş gemileri, balıkçı motoru büyüklüğündeki Nusrat Mayın Gemisi’nin son gece Karanlık Liman’a gizlice bıraktığı mayınlar, kıyı topçusunun olağanüstü isabetli atışları ve Türk Boğaz Savunmasının üstün komuta yeteneği karşısında hiç beklemedikleri bir hezimete uğradılar.

Daha sonra bu kez Çanakkale’yi karadan geçmeye kalkıştılar. Hesapları birkaç günde İstanbul’a ulaşarak amaçlarını gerçekleştirmekti. Birkaç günde geçmeyi planladıkları Çanakkale’de 8.5 ay süren tarihin en kanlı savaşı yaşandı.

19

Karşılarına 34 yaşında bir Türk Subayı çıktı. 19. Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal

20

çıkarma yapılacak bölgeyi doğru saptamış, yerini almıştı. İhtiyat tümeni olmasına ve emir de almamasına karşın sadece bir bölük askeriyle çıkarma birliklerini Conkbayırı’nda durdurdu.

21

“Anafartalar Kahramanı” oldu. Ordumuz “Çanakkale Geçilmez” sözünü denizden sonra karada da tarihe altın harflerle yazdırdı.

Mehmetçik, bilgi ve cesaretle bütünleşen doğru komutanlık ile sadece savaşın değil, tarihin seyrini de değiştirdi.

Evet, tam anlamıyla tarihin seyrini seyrini değiştiren zafer tam bir kahramanlık, çalışkanlık, bilgi ve zeka eseriydi.

Çünkü Mustafa Kemal bu savaştan daha önce 1913 yılında atandığı Çanakkale’de üç bin yıl önce yaşanan Truva Savaşı’nın tarihini okumuş ve savaşın yaşandığı yerleri karış karış dolaşmıştı.

Milattan önce 334 yılında Asya seferine çıkan Büyük İskender35 kişilik ordusunu Çanakkale Boğazından geçirmişti. O geçiş güzergahını inceledi. Boğazı tekneyle geçti, Anadolu topraklarına ayak bastığı yerden karaya çıktı, neden o noktanın seçilmiş olduğuna dair notllar tuttu.

Bugün biliniyor ki, İngiliz Genelkurmay’ı da aynı metodu uygulamış, Çanakkale Savaşı hazırlıkları sırasında bölgenin antik tarihi üzerinde araştırma yapmışlar, Truva dönemine ait antik çağ haritalarından faydalanmışlardı.

Truva Savaşı sırasında Bozcaada, Gökçeada ve Limni adaları lojistik üs olarak kullanılmıştı, İngilizler de lojistik üs olarak kullandılar. Truva Savaşı’nda Beşirge Koyuna şaşırtma amaçlı şaşırma amaçlı sahte çıkarma yapılmıştı, İngilizler de aynısını yaptılar.

Üç yıl önce Truva’nın stratejik planlarını yerinde inceleyen, ölçüp biçen, planlar yapan Mustafa Kemal üç yıl sonra yeniden Çanakkale’deydi. Ne yapacağını, neler yapılması gerektiğini kafasında kurgulamıştı. Özet olarak Çanakkale Zaferi tesadüfen değil, zeka ve entellektüel birikimle kazanıldı.

Dönemin İngiliz Bahriye Nazırı Winston Churchill Çanakkale Savaşları hakkında “Şu an mağlubiyeti bütün damarlarımda hissetmekteyim. Çok üzgünüm. Oldukça mutluydum, umutluydum. Daha düne kadar ‘Çanakkale bizimdir’ diyordum. Çünkü bu savaşı kazanmak için askeri, parayı, cephaneyi her şeyi hesaplamıştım. Hepsinde çok üstündük. Mutlaka

yenecektik. Yalnız bir şeyi hesaba katmamışım; Mustafa Kemal’i. Bağrımda İngiliz gururu olmasa Türkleri alnından öpmek, onları ayakta alkışlamak isterdim” demişti.

Özetle Çanakkale Zaferi milletimizin makus tarihinin değiştiği odak noktasıdır.

İnternette okumuştum tarihlerini öğrensinler ve ibret alsınlar diye Japonlar öğrencilere atom bombası atılan Hiroşima’ya götürüp gezdirirlermiş.

Biz de tüm öğrencileri Çanakkale’ye götürüp gezdirmeli, o zaferin kazanıldığı bölgedeki havayı soluyarak tarihimizi öğrenmelerini sağlamalıyız.

Çanakkale Zaferini kazanarak vatanın kurtuluşunu sağlayan, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, İngiliz denizaltısını periskopundan vuran Müstecip Onbaşıyı da, 250 kiloluk top mermisini sırtlayıp namluya süren Seyit Onbaşıyı da, Nusrat Mayın Gemisi Komutanı Tophaneli Yüzbaşı İsmail Hakkı Bey’i de, şanlı 57. Alayı ve Komutanı Yarbay Hüseyin Avni Bey’i de, isimsiz birçok şehitlerimizi minnet, rahmet ve saygıyla anıyorum.

Çanakkale Zaferimizin tarihinden bir gün önceki Cuma gününde tüm camilerde Çanakkale Zaferi hutbesi okuturken Mustafa Kemal Atatürk’ten hiç bahsetmemesini esefle kınıyorum. Nasıl ki Fatih Sultan Mehmet’i anmadan İstanbul’un fethi kutlanamazsa, Atatürk’ü anmadan da Çanakkale Zaferi kutlanamaz.

 

İlgili Makaleler