Gündem

BERAT GECESİ RAMAZAN AYININ MÜJDECİSİDİR

Üç aylar dediğimiz Recep, Şaban ve Ramazan ayları, manevi hayatımıza değer katan, rahmetin, merhametin, mağfiretin sağanak sağanak yağdığı aylardır.

BERAT GECESİ RAMAZAN AYININ MÜJDECİSİDİR

Üç aylar dediğimiz Recep, Şaban ve Ramazan ayları, manevi hayatımıza değer katan, rahmetin,
merhametin, mağfiretin sağanak sağanak yağdığı aylardır.
Yollardaki işaretler gibi hayatımızda da belirgin dönüm noktaları vardır. Bunlar,belirli aylar, belirli günler, geceler,kandiller ve
bayramlardır. Cenâb-ı Allah, mekânlar içinde mukaddes mekânlar, zamanlar içinde mukaddes zamanları
yaratmıştır.
Günler içinde cuma ve bayram günleri, geceler içinde de Mevlid Kandili, Regaip, Miraç, Berat ve Kadir
geceleri diğer gecelerle bir değildir.
Regâib ve Mi’rac Geceleri, Receb ayında; Beraat Gecesi, Şaban ayında; Kadir gecesi de Ramazan ayındadır.
Üç ayların ilki olan Recep ayının ilk Cuma gecesinde Regâib gecesini idrak ettik. Receb’in 27. gecesi olan
Mi’rac gecesinde çokça namaz kılarak, bol bol ibadet ve dua ile günahlarımızdan arınarak, sevap kazanmaya
çalıştık. Şaban’ın 15. Gecesinde (24 Şubat Cumartesi gecesi)de inşâallah Berat Gecesini ihya edeceğiz.
Beraet sözcüğünün kısaltılmış hali olan “Berat„ kelimesi, sözlükte; kurtuluş, suç ve cezanın affı ve arınmak,
borçtan, hastalıktan,suç ve cezadan kurtulmak anlamına gelir.
Dini bir terim olarak berat; dinimizde günahlardan arınma, Allah’ın rahmetine ve affına nail olma, kısaca
Allah katında berat etme ve temize çıkma demektir.
Berat, Allah’ın affı ve bağışlaması, günah, borç ve cezadan kurtulmak demektir.
Hz. Ali (ra.) anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Şaban ayının onbeşinci gecesi
olduğu zaman gecesinde namaz kılın, gündüzünde de oruç tutun. Çünkü Allah Teâla hazretleri, o gün,
güneşin batmasıyla, dünya semasına iner ve şöyle der: “Bana istiğfar eden yok mu mağfiret etsem!
(Tevbe eden yok mu, tevbesini kabul edeyim) Benden rızık isteyen yok mu rızık vereyim!, belaya maruz
kalan yok mu afiyet vereyim!… şöyle olan yok mu, böyle olan yok mu?.. Başka isteği olan yok mu, ona
da istediğini vereyim” der. Bu hal fecrin sökmesine kadar devam eder. ” (İbn Mace, İkâmetü’s-Salât, 191 (I, 444) Hadis
No:1388.)
İnşallah Şaban ayını tamanlayıncada Ramazan ayı içerisinde
Oruçlarımızı tutacak ve Kadir Gecesini de ihya edeceğiz. Peygamber Efendimiz (sas) Üç ayların değeri
hususunda şöyle buyurmuştur:
Üç aylar ve bu aylardaki geceler diğer aylardan ve diğer gecelerden daha faziletlidir. Ramazan ayı öncesi üç
ayların başlamasıyla her kandil gecesi Ramazan ayı için bir mukaddimedir, bir hazırlıktır. Her bir kandil gecesi
geldiğinde Ramazan ayı için daha ciddi bir hazırlık içerisine girilmektedir. Ramazan ayının kapımıza
dayandığının müjdecisi olan Berat Gecesi nefsimizi hesaba çekip Rabbimizden bağışlanma dileyeceğimiz özel
gecelerden birisidir. Ancak Müslüman, sadece belirli zamanlarda değil her zaman nefsini hesaba çeker,
Rabbinden mağfiret diler.
Dünya hayatı, dünyalık menfaatler, mallar ve makamlar bizi aldatmasın. Ömür çok kısadır. Göz açıp
kapanıncaya kadar geçmektedir. Hayat her an sona erebilmektedir. Geçen sene kendisiyle muhabbet edip vakit
geçirdiğimiz nice insanlar aramızdan ayrıldı. Bizlerde bir gün sevdiklerimizden, bu dünyadan ayrılıp
gideceğiz. Hiçbir insan dünya hayatında baki değildir. Ölümle bitecek olan bu kısa dünya hayatında yapmış
olduğumuz şeyler ahiret yaşantımızı belirleyecektir. İşte bu gecelerin önemi, ölüm akla geldikçe bir kat daha
artmaktadır. Çünkü bu geceler fırsat gecesidir. Bu gecelerden haberdar olalım. Bu gecelerin feyiz ve
bereketinden azami şekilde istifade etmeye çalışalım. Paslanan kalplerimizi bu gecelerin hürmetine
aydınlatmaya çalışalım.
Rabbimizin razı olduğu hayatı yaşamak bizim elimizdedir. Dünya ve ahiret huzuru bizi beklemektedir. Yeter
ki unutmayalım. Yeter ki uyumayalım. Manevi uykudan kalkalım. Kalplerimizin gözünü açalım. Yüzümüzü
Rabbimize, O’nun dinine, O’nun kitabına ve O’nun Peygamberine dönelim.
O halde Değerli Dostlar!
Bu gecenin fazilet ve bereketinden istifade etmek için;
Uyanık bir kalple Allah’a dua ve niyazda bulunalım. Günahlarımıza tevbe ve istiğfar edelim. Bir sene boyunca
yaptığımız işlerin vicdani muhasebesini yapalım. Allah’ın vermiş olduğu bunca nimetlere şükredelim.
Yoksullara, kimsesizlere yardım elini uzatalım. Dargınlıkları kaldıralım, içki, zina, adam öldürme, hile, yalan,
kin, öfke, nefret, kibir gibi her türlü haramları terk edelim. Hareketlerimizle, çoluğumuza, çocuğumuza güzel
örnek olalım. Bu gece bol bol Kur’an okuyalım, namaz kılalım, zikredelim, ölülerimizi ve şehitlerimizi
rahmetle analım.
Ebu Musa el-Eşari’den gelen bir rivayete göre Peygamberimiz (sas) şöyle buyuruyor: “Muhakkak ki Allah,
Şaban ayının 15. Gecesi (kullarına rahmetle) nazar eder ve kendisine şirk koşan ile birbirine düşman
olanlar [müşahin /kindar bencil] hariç, herkesi affeder.” (İbn-i Mace, İkâmetü’s-Salât, 191 ( I, 445) Hadis No:1390)
Diğer bazı hadisi Şeriflerde de; Şu kimselerin de, Tevbe etmedikleri takdirde affa uğramayacakları
bildirilmiştir:

1- Allah’a şirk koşanlar,
2- Kin besleyenler,
3- Zina edenler, nikâhsız yaşayanlar,
4- Hırsızlık yapanlar,
5- Akraba ile ilişki kesenler,
6- Hayat ve ihtişama mağrur olanlar,
7- Ana babasına asî olanlar,
8- Haksız yere müslümanı öldürenler,
9- İçkiye düşkün olanlar.”
10- Kahinler yani gayıptan haber verenler,
11- Büyü yapanlar, (Tergip ve Terhip: 4/359), (Yazır, Elmalılı Muhammed Hamdi, Hak Dini Kur’an Dili00,0, VI, 4293-4294) et- Tâc II, 93; Elmalılı
age., IV, 2492.
İsteyen herkes bu geceden nasibini alırken, bir kısım insanın bundan mahrum kalması çok acıdır. Aslında
böyle zamanlar, sapkınlık içinde olan, kötü alışkanlıklara devam eden, yaptıkları kötülükler yüzünden azap
çeken kimseler için bir fırsattır. Allah’ın affına uğramak için bir vesiledir. Ancak bu fırsatı değerlendiremeyen
ve günahlarında ısrar edenler, pişmanlık duyup tevbe etmedikleri takdirde affa uğramayacaklardır.
Bu gece sadece kendimiz ve ailemiz için değil; Gazze başta olmak üzere tüm Müslümanlar için sağlık, sıhhat ve afiyet isteyelim. Bu
gece Gazzedeki Müslüman Kardeşlerimizin problemlerinin çözüm bulması, İslam ülkelerinin selamete kavuşması için
hem sözlü duada hem de fiili yardımlarda bulunalım.
Ramazan ayının müjdecisi Berat gecesinin tüm İslam âlemine hidayet ve mağfiret vesilesi olmasını dileyelim.
Allahu Teâlâ cümlemizi, bu mübarek gecede beratını eline alan kullarından eylesin.
Yüce Rabbim Beraat kandilinizi mübarek eylesin. Günahlarımızın affına vesile eylesin. Habibinin şefaatine
bizi nail eylesin. Hastalarımıza şifa, dertlilerimize deva ve borçlu olan kardeşlerimize borçlarını ödeme
kolaylığı nasip etsin. Ümmet-i Muhammed’e iyilikler ve güzellikler nasip etsin. Dünyada Zulüm altında olan
Tüm Müslüman kardeşlerimize yardım etsin.
Bu duygu ve düşüncelerle bütün Dostlarımın Berat kandillerini tebrik ediyor, daha nice Berat gecelerine sıhhat
ve afiyetle erişmemizi Cenab–ı Hakk’tan niyaz ediyorum.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir