30 Ağustos Zafer Bayramı
Bu yıl da en önemli milli bayramlarımızdan olan 30 Ağustos Zafer Bayramımızı coşku ile kutladık.

30 Ağustos Zafer Bayramı
Bu yıl da en önemli milli bayramlarımızdan olan 30 Ağustos Zafer Bayramımızı coşku ile kutladık.
Kısaca anlatayım Zafer Bayramımızın tarihini…
Bazı paşaların uzun süredir ordumuz hücum savaşı yapmadığını, hücum edersek hüsrana uğrayacağımızı belirtmelerine rağmen Ata’mız “Bütün sorumluluk bende!” diyerek “Başkomutanlık Meydan Muhaberesine” karar vermiştir.
Daha sonra 26 Ağustos günü Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın “Ordular ilk ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri” emriyle ordumuz Yunan ordusuna saldırmış ve 30 Ağustos günü de bozguna uğrayarak kaçmaya başlamıştır.
Dikkat ederseniz Ata’mızın karar verdiği tüm tarihler “Asal” yani hiçbir sayıya bölünemeyen sayılardır.
19 Mayıs da, 23 Nisan da, 29 Ekim de aynı kurala uyar.
Her detayı en ince noktasına kadar hesap eden Ata’m bu Zafer’in de 31 Ağustos’ta kazanılacağını tahmin etmişti.
Zafer’den sonra İsmet İnönü’ye “Bir gün yanıldım İsmet. Bu kadar hızlı kaçacaklarını tahmin etmemiştim” demiştir.
Bu büyük bayramımız yurdumuzun her ilinde, ilçesinde, beldesinde yapılan törenlerle coşku ile kutlandı.
Benim takip ettiğim kadarıyla halkımız her sene artan yoğunlukta milli bayramlarımızı kutlamanın gayreti içinde.
Ben de bu bayramda önce sabah bayramlık takım elbisemi giyip, Atatürk resimli ve imzalı kravatımı takarak önce Gölcük Anıtpark’taki resmi törene katıldım.
Daha sonra Değirmendere Çınarlık Meydanı’ndaki Atatürk anıtında tören yaptık. Atatürkçü Düşünce Derneği, Emekli Subaylar Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Denizaltı’nı Sevenler Derneği anıta çelenklerini bıraktılar.
Gece de Değirmendere’de yapılan Fener Alayına katıldım.
Son yıllarda yapılan en kalabalık ve coşkulu fener alayı idi.
Marşlar söyleyerek Çınarlık Meydanı’ndan Yüzbaşılar Sahili’ndeki Uğur Mumcu Amfitiyatro’ya kadar yürüdük.
Biz marşlar söyleyerek yürürken, yürüyüşe katılmayanların evlerinin balkonlarından, pencerelerinden alkışlamaları, bayrak sallamaları ve marşlara eşlik etmeleri görülmeye değerdi.
Yürüyüşün sonunda Uğur Mumcu Amfitiyatroda düzenlenen konserde günümüzün sevilen şarkıları hep birlikte seslendirildi.
Gerçi ben sonuna kadar kalamadıysam da konser de gayet coşkulu ve heyecanlı idi.
Fener Alayı’ndaki yürüyüşün gayet güzel bir şekilde organize edilmesinde ve sonundaki konserde büyük emekleri olan Cumhuriyet Halk Partisi teşkilatını ve özellikle Gençlik Kollarını içtenlikle tebrik ediyorum.
Her şey kusursuz olarak gerçekleştirildi.
Evet, bizim buradaki etkinlik kusursuz gerçekleştirildi ama Başkent Ankara’daki törende bir kusur, hatta kusur değil bir ayıp, hem de çok büyük bir ayıp vardı.
Daha önceki milli bayramlarda ve törenlerde olduğu gibi yine bu bayramımızda da devlet protokolünün Anıtkabir’deki törene gelişi sırasında bir takım kendini bilmez güruh maçlardaki fanatik taraftarlar gibi siyasi sloganlar atmaya başladılar.
Kınayacaktım o güruhtaki insancıkları ama onları kınamıyorum.
Onları otobüslere minibüslere bindirip Anıtkabir’in kapısına getirenleri kınıyorum.
Kimler getirdiyse onları oraya onlara sesleniyorum.
Beyler orası kabristan. Annenizin babanızın mezarına dua etmeye gittiğinizde siyasi slogan atar mısınız, attırır mısınız da bu ülkenin kurucusunun, vatanın kurtarıcısının mezarı başında böyle bir seviyesizliği neden yapıyorsunuz?
30 Ağustos Zafer Bayramımızı en içten dileklerimle kutluyor, bu bayramı bize armağan eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve tüm Mehmetçiklerimizi saygı ve minnetle anıyorum.