Kariyer Fırsatları ve Çalışma Alanları Anlatıldı
Düzce Üniversitesi Kariyer Geliştirme ve Mezun İzleme Uygulama Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen “Denetimli Serbestlik Sisteminde Kariyer Fırsatları ve Çalışma Alanları” başlıklı etkinlik,
						“Denetimli Serbestlik Sisteminde Kariyer Fırsatları ve Çalışma Alanları” Anlatıldı
Düzce Üniversitesi Kariyer Geliştirme ve Mezun İzleme Uygulama Araştırma Merkezi tarafından
düzenlenen “Denetimli Serbestlik Sisteminde Kariyer Fırsatları ve Çalışma Alanları” başlıklı etkinlik,
öğrencilerin kariyer farkındalıklarını artırmak ve adalet sistemine bağlı çalışma alanları hakkında bilgi
edinmelerini sağlamak amacıyla gerçekleştirildi.Kariyer Fırsatları ve Çalışma Alanları Anlatıldı
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Düzce Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, kariyer
merkezinin düzenlediği bu tür faaliyetlerin öğrencilerin mesleki gelişimleri açısından önem taşıdığını
ifade ederek etkinliğin verimli geçmesi temennisinde bulundu.
Düzce Denetimli Serbestlik Müdürü Lütfullah Ateş yaptığı konuşmada, denetimli serbestlik sisteminin
temel yapısı ve işleyişine ilişkin kapsamlı bir sunum gerçekleştirdi. Ateş, konuşmasında onarıcı adalet
sistemi kavramını açıklayarak, suçun yalnızca bir yasa ihlali değil, aynı zamanda bireyler ve toplum
arasındaki ilişkileri zedeleyen bir durum olduğunu; denetimli serbestlik uygulamalarının ise bu ilişkiyi
onarmayı ve bireyleri yeniden topluma kazandırmayı amaçladığını vurguladı. Ardından, denetimli
serbestlik uygulamalarının tarihsel gelişimine değinen Ateş, Türkiye’de bu sistemin adalet
mekanizması içerisinde önemli bir yere sahip olduğunu ifade etti. Denetimli serbestlik sisteminin
amacının, cezaların infazında alternatif yöntemler geliştirerek bireyin toplumsal uyumunu sağlamak
ve yeniden suç işleme riskini azaltmak olduğunu belirtti.
Denetimli serbestlik kurumlarının temel ilkeleri arasında hukukun üstünlüğü, bireysel sorumluluk,
toplum güvenliği, gizlilik ve gönüllülük esaslarının yer aldığını söyleyen Lütfullah Ateş; teşkilat yapısı,
görev ve yetkiler hakkında bilgi verirken, sistemin merkezden taşraya kadar organize bir şekilde
yürütüldüğünü ve her yükümlüye özel denetim planı oluşturulduğunu belirtti. Sunumunda Araştırma
ve Değerlendirme (ARDEF) Formu’nun önemine de değinen Ateş, bu form sayesinde yükümlülerin
risk ve ihtiyaç düzeylerinin objektif olarak belirlendiğini, böylece topluma kazandırma süreçlerinin
bilimsel temellere dayandırıldığını sözlerine ekledi. Risk değerlendirmesinin, yükümlünün kendisine,
ailesine, mağdura, topluma ve denetimli serbestlik personeline karşı taşıdığı zarar verme riski ile
yeniden suç işleme olasılığının belirlenmesinde kritik rol oynadığını vurguladı.
Konuşmasında ayrıca, denetim planında yer alan yükümlülükler, Sosyal Araştırma Raporları (SAR), adli
kontrol tedbirleri, hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kısa süreli hapis cezalarına alternatif
yaptırımlar, hapis cezasının ertelenmesi, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri ve hapis cezasının
konutta infazı gibi uygulama alanları hakkında detaylı açıklamalarda bulundu. Bu uygulamaların temel
amacının cezalandırmadan ziyade bireyi topluma yeniden kazandırmak olduğunu belirten Lütfullah
Ateş, Ayrıca denetim altına alınan çocukların iyileştirilmesi, kamu yararına ücretsiz çalışma
uygulamaları, adli para cezasına karşılık kamu hizmeti infazı, koşullu salıverilme sonrası denetim ve
takip süreçleri ile bireysel görüşme ve grup çalışmaları gibi faaliyetlerin sistemin önemli unsurları
arasında yer aldığını ifade etti.
Lütfullah Ateş, kurumun sosyal sorumluluk anlayışı çerçevesinde yürüttüğü çalışmalardan da
bahsederek, “Doğada Samba” Projesi, ağaç dikim etkinlikleri, su bazlı boyacılık kursları, suça
sürüklenen çocuklarla yapılan bilim merkezi ziyaretleri ve gönüllü çalışmalar gibi etkinliklerin,
yükümlülerin sosyal uyum süreçlerine katkı sağladığını dile getirdi.
Lütfullah Ateş, kurumun sosyal sorumluluk anlayışı çerçevesinde yürüttüğü çalışmalardan da
bahsederek, “Doğada Samba” Projesi, ağaç dikim etkinlikleri, su bazlı boyacılık kursları, suça
sürüklenen çocuklarla yapılan bilim merkezi ziyaretleri ve gönüllü çalışmalar gibi etkinliklerin,
yükümlülerin sosyal uyum süreçlerine katkı sağladığını dile getirdi..
Etkinliğin bir diğer konuşmacısı Denetimli Serbestlik Uzmanı/Psikolog Esra Yılmaz ise, denetimli
serbestlik sürecinde yürütülen eğitim ve iyileştirme çalışmaları hakkında kapsamlı bilgiler paylaştı.
Yılmaz, öncelikli hedeflerinin; bireyin suçlu davranış veya bağımlılık konularında farkındalıkoluşması
kazanması, bilinçlenmesi ve güçlendirilmesi gereken alanlarda psikososyal destek sağlamak olduğunu
belirtti. Bu kapsamda yapılan çalışmalarda bireylerin ihtiyaçlarına göre bireysel görüşmeler, ardından
grup çalışmaları ve seminerlerin planlandığını ifade etti. Ayrıca, bağımlılık programları, davranış
değişikliği programları ve şiddet önleme çalışmaları gibi üç ana program grubunun, bireylerin topluma
kazandırılmasında önemli bir işlev üstlendiğini vurguladı. Esra Yılmaz, aile katılımlı görüşmelerin de
sürece dâhil edilerek sosyal destek ağlarının güçlendirilmesinin hedeflendiğini sözlerine ekledi.
Etkinlik, öğrencilerin konuklara yönelttiği soruların yanıtlandığı soru-cevap bölümü ile sona erdi.
Program sonunda katılımcılar, denetimli serbestlik sisteminin yalnızca adaletin infazı değil, aynı
zamanda bireylerin yeniden topluma kazandırılmasına yönelik çok yönlü bir sosyal sorumluluk süreci
olduğunu daha yakından tanıma fırsatı buldular.
				
					


