Atatürk’ün “Yurtta sulh cihanda sulh” sözü
Türk milletinin ortak milli değerlerine ve bu değerler özelinden Türk milletine yönelik büyük bir hakaret ve saldırıdır.
9.12.2023 Cuma akşamı, Galatasaray ve Fenerbahçe arasında Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da oynanması planlanan Süper Kupa maçının hemen öncesinde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucu lideri ve ortak değeri olan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün resminin basılı olduğu forma ve tişörtleri giymenin yasaklanmaya kalkılması; bağımsızlık alametimiz olan İstiklal Marşı’nın okutulmak istenmemesi ve okunduğu esnada müzik yayını yapılması; yine Atatürk’ün “Yurtta sulh cihanda sulh” sözünün yazılı olduğu pankartın stada getirilmesinin engellenmesi, basit bir nezaketsizliğin çok ötesinde davranışlar olup Türk milletinin ortak milli değerlerine ve bu değerler özelinden Türk milletine yönelik büyük bir hakaret ve saldırıdır.
Sevindirici olan husus şudur ki; Balkan Savaşları’nda, I. Dünya Savaşı’nda ve Milli Mücadele’de büyük kahramanlıklar gösteren hem Galatasaray’ımız hem de Fenerbahçe’miz, Türk milletine yönelik bu hakarete karşı da gereken tepkiyi kendilerine yakışan büyüklük ve asaletle göstermişlerdir. Her iki güzide kulübümüz de Türk milletinin ortak değerlerine yönelik bu saldırı karşısında maça çıkmayarak sadece Türkiye’de ve Suudi Arabistan’da değil bütün dünyada ses getiren, takdir ve hayranlık uyandıran bir tavır sergilemişlerdir. Atatürk başta olmak üzere Türk milletine ait hiçbir değerin hiçbir menfaat karşısında pazarlık konusu yapılamayacağını net bir şekilde ortaya koymuşlardır.
Diğer Süper Lig kulüplerimiz de Galatasaray ve Fenerbahçe kulüplerimizin maça çıkmama kararına resmi sosyal medya hesaplarından açık destek vermişlerdir.
Bu asil tavırlarından dolayı hem Galatasaray’ımıza hem de Fenerbahçe’mize milletimiz adına teşekkür ediyoruz.
Öte yandan, Türk milletinin değerlerine karşı yukarıda bahsi geçen saldırı gerçekleştirildiği sırada gereken tepkiyi yalnızca futbol kulüplerimizin değil aynı zamanda ve hatta onlardan önce Türk Dış İşleri yetkililerinin göstermeleri gerekirdi.
Türk takımlarına son derece küçümser bir tarzda üst perdeden bir takım talimatlar verilmeye kalkışılması, üstelik verilmeye kalkışılan talimatların Türk milletinin kırmızı çizgisi sayılan ortak değerleri hakkında olması karşısında Türk devlet yetkililerinin sessiz kalmaları affedilebilir bir durum değildir.
Aslı Cumhurbaşkanlığı Kupası olan ve Cumhuriyetimizin 100. yılında oynanacak olan Süper Kupa final maçını, dedeleri önceki devletimiz olan Osmanlı Devleti’ne karşı isyan etmiş, kılıç çekmiş ve binlerce Türk askerini şehit etmiş Suud ailesi tarafından yönetilen bir ülkede oynatmak başlı başına bir yönetim garabetiyken; tüm bunların üzerine Türk Dış İşleri yetkililerinin, Suudların Türk milletine alenen hakaret etmesi karşısında sessiz kalmaları vicdanları ayrıca yaralamıştır.
Türk milletini ve Türk devletini uluslar arası arenada temsil eden kişilerin daha bilinçli, daha duyarlı ve gerçek anlamda liyakatli olmalarını bekliyoruz. Türk milletini ve Türk devletini uluslar arası arenada temsil eden kişilerin, Türk devletinin tarihsel ve konjonktürel büyüklüğünün farkında olmalarını; omuzlarında daima bu büyüklükten gelen mehabeti, vakarı ve sorumluluğu taşımalarını bekliyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur…
KOCAELİ AYDINLAR OCAĞI
