Güncel

Neden ödüyoruz?

Neden ödüyoruz?

Reklam Arma Kırtasiye

Sevgili okurlarım bildiğiniz gibi; gerek ben, gerekse sizler, yani ülkem insanlarının hepsi çalıştığı sürece sigorta primi öder.

Hak ettiği maaşının bir miktarını, hem de önemli bir miktarını sigorta primi olarak öder çalışan tüm insanlar. Buna ilave olarak işveren de bir miktar sigorta primini yatırır.

Hem de çalıştığı tüm sürelerde, yani senelerce ödenir bu primler.

Mesela ben kamu hizmetinde çalışırken 26 yıl, daha sonra özel sektörde çalışırken de 15 yıl olmak üzere tam 41 yıl sigorta primi ödedim. İşverenler de benim için prim yatırdılar.

Şimdi soru şu…

Ne için ödeniyor bu primler?

Emekli olduktan sonra, yani yaşlandığında tedavilerin yapılsın, ilaçların ve gerekli tıbbi malzemelerin alınsın diye.

Yani ben böyle biliyorum.

Benim gibi herkes de aynısını biliyor mutlaka.

Ama son zamanlarda doktorlarımızın reçeteye yazdıkları ilaçları almak için eczaneye gittiğimizde ilacın cinsine göre yüzlerce lira “katkı payı” ödediğimizi biliyoruz hepimiz.

Alınmaması gerekli de, haydi aldığımız birkaç ay yutacağımız ilaçlar için verdiğimiz birkaç yüz lirayı sineye çekiyoruz, artık alıştık.

Ayrıca alışmasak ne olacak, alışsak da alışmasak da, istesek de istemesek de veriyoruz.

Ama en vahimi, ödenmeserilmesi daha zor olanları var sevgili okurlarım.

Çalışırken senelerce ödedikten sonra, emekli olup yaşlandığımızda biliyorsunuz gençken sineğin kanadını gören gözlerimiz görmemeye başlar.

Benim gibi birçoklarınızın da, biri yakın, yani okuma, diğeri okuma için iki gözlük kullanıyorsunuzdur mutlaka.

Bizim yan apartmanın altında optik, yani gözlükçü açıldı.

Dün evden çıkınca “Sitemize hoş geldiniz, hayırlı olsun, bol kazançlar diliyorum” diyerek girdim içeri.

Güzel optisyen kızımız beni güleryüzle karşıladı.

Hem ona hayırlı olsun dilerken, hem de gözlük konusunda bilgi almak istedim.

Kullandığım gözlüklerin yenilenme hakkımın ne zaman dolacağına bakmasını rica ettim.

Hemen baktı ne zaman göz muayenesi olma hakkım olduğuna, daha birkaç ay varmış.

Yeni açılan gözlükçümüzde raflarda ve vitrinde sıra sıra gözlükler dizilmişti.

Fiyatlarını sordum 3.5 ile 5 bin liradan başlayan fiyatlarda olduğunu söyledi.

Bundan 8-10 sene kadar önce gözlük almaya gittiğimde bir raf gösteriyorlardı bana ve “Bunlardan alırsanız sigorta karşılıyor, ödeme yapmazsınız. Ama şu diğerlerinden beğenirseniz fark ödemeniz gerekir” diyorlardı.

Şimdi o kalkmış en düşük fiyatı 3.500 lira olan gözlük için sigorta 150 lira, yanlış anlaşılmasın diye yazı ile yazıyorum, yüz elli lira ödüyormuş.

Bizim yan apartmanın altında açılan gözlükçüdeki optisyen kızımız, “Sigortanın ödediği fiyat senelerdir değişmedi. Ama gözlük fiyatları sürekli artıyor. Eskiden 150 liraya gözlük vardı şimdi artık komik kaldı o rakam” diye mantıklı bir açıklama yaptı.

Ben de “150 veriyorsa, hiç vermesin daha iyi” dedim.

Ayda 15-20 bin lira maaş aldığı için zaten geçinemeyen bir emekli gözlük için 3.500 lira verirken ne kadar zorlanacak varın siz düşünün.

Aynı şey, daha da vahim bir şekilde kulak sorununda görünüyor. Yaş ilerleyince işitme duyusu zayıflayan insanlara Kulak Burun Boğaz uzmanları kulaklık reçetesi yazıyor. Medikalcilere gidince fiyatı görünce bir şok yaşıyor emekliler. Kulaklıkların fiyatı 20-25 bin arası. Sigorta 4.500 ödüyor. Bir de iki kulak arızalıysa varın siz düşünün emekli insanımızın durumunu.

Yazımın başlığında da sordum, her şeye katılım payı olarak binlerce lira ödeyeceksek 40 sene ben neden sigorta primi ödedim? Biri bana bunu izah etsin.

 

 

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir